İlkbahar ve yazlar aylarında bitkiler ve ağaçlar güneş ışığını fotosentez yaparak enerjiye dönüştürmek isterler böylece gelişimlerini sağlayabilir ve besin üretebilirler. Ağaçlar da tıpkı birtakım hayvanlara benzer biçimde ilkbahar ve yazlar aylarında bünyelerinde enerji ve gıda maddesi depolamak ister ve kış aylarında dinlenme sürecine geçerler. Bütün bitkilerin yapısında, onlara renk veren pigmentler bulunmaktadır ve bu pigmentler bitki varolduğu andan itibaren hep oradadır, yaşamın gerekliliğidir. Bitkiler için çok klorofil çok önemli bir pigmenttir klorofil öyleki hayati bir önem arz eder desem yeridir ve bitkilere yeşil rengini verir ve bitkilerin fotosentez yapmasına olanak sağlar. Bitkilerin fotosentez yapabilmesi bir takım şartlara ihtiyaç vardır. Örneğin yeteri kadar su ve güneş göremeyen bitkiler fotosentez yapamaz.
Özellikle sonbahar ve kış aylarında fotosentezin oluşabilmesi için su ve ışık bulamayan bitkilerin yapraklarında klorofil seviyesi azalır. Klorofil pigmenti azaldığından başka renk pigmentleri açığa çıkmaya başlar. Peki bu diğer renk pigmentleri nelerdir ? Bunlar; yapraklara kırmızı rengi veren antosiyanindir, sarı rengi veren ksantofil, turuncu rengi veren karotindir. Aslında bu pigmentler yapraklarda devamlı olmasına karşın, yeşil rengi veren klorofil daha baskın durumda olduğundan yapraklar yeşil renktedir ve öteki pigmentler gizlenmiş bir nevi maskelenmiş durumdadır. Havaların soğumasıyla doğada gözlemledğimiz yapraklar sararmaya başlar ve bununla beraber yaprak içindeki klorofillerin miktarı azalmaya başlayınca, karotinlerin parlak turuncu ve sarı renkleri; ondan sonra da yapraklardaki fosfat miktarı azaldıkça antosiyaninlerin kırmızı ve eflatun renkleri yapraklarda egemen olur. Sonbahar renkleri temel olarak sarı ve kırmızı renklerinden meydana gelir. Bu renk değişiminin üzerinden çok zaman geçmeden ağaçlardaki yaprakların tümü en yakın zamanda dökülür.
1 Yorumlar
Okurken çok keyif aldım, teşekkürler.
YanıtlaSil